Dijital Dünyada Kaybolan Kadınlar: Yalnızlık ve Şiddetle Sınanan Hayatlar
Her gün, milyonlarca kadın ve kız çocuğu, ellerindeki telefonlarla sosyal medyaya dalarken, görünmeyen bir savaşın ortasında buluyor kendilerini. Dijital şiddet, artık yalnızca fiziksel dünyanın bir uzantısı olmaktan çıkıp, kadınların günlük yaşamlarını tehdit eden en yaygın şiddet türlerinden biri haline geldi. Sosyal medya platformlarında yaşanan tehditler, hakaretler ve tacizler, birçok kadının yaşam kalitesini ciddi biçimde düşürüyor.
Dijital Şiddetin Korkunç Boyutları
Araştırmalar, Türkiye'deki kadınların %70'inin dijital şiddete maruz kaldığını gösteriyor. Sosyal medya üzerinden yapılan saldırılar, çoğu zaman kadınları yalnızlığa ve çaresizliğe sürüklüyor. Dijital şiddete maruz kalan kadınlar, hesaplarını kapatmayı veya sosyal medyadan tamamen uzaklaşmayı tercih ediyor. Ancak bu durum, yalnızlığın yanı sıra psikolojik çöküntüye neden olabiliyor. Kadınların karşılaştığı bu sorunlar, sadece bireysel bir deneyim değil; aynı zamanda toplumsal bir mesele olarak karşımızda duruyor.Cezasızlık ve Yalnızlık: Bir Korku Sarmalı
Kadınlar, dijital şiddetin etkilerini yalnız başlarına üstlenmek zorunda kalıyor. Bazıları hukuki yollara başvursa da, birçok kadın yaşadıkları travmaları içlerine atıyor. "Cezasızlık cesaret veriyor" diyen Ülkem Okuyor Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Havva Aydanur Ertuğrul, dijital şiddetin önüne geçilmesi için topluma daha fazla sorumluluk düşmesi gerektiğinin altını çiziyor. Bu durum, kadınların yalnızlığını artırırken, dijital dünyada daha fazla cesaretle hareket etmelerini engelliyor.Milliyet Gazetesi'nin Önemli Kampanyası
UN Women küresel medya birliği Media Compact üyesi olan Milliyet Gazetesi, dijital şiddetle mücadele konusunda farkındalık yaratmak amacıyla 15 gün süren bir kampanya başlattı. Kadınların karşılaştığı dijital şiddet biçimlerini ve mücadele yöntemlerini sayfalarına taşıyan Milliyet, dijital şiddeti yaşayan kadınların sesine kulak veriyor. Bu kampanya, yalnızca bir haber değil; aynı zamanda kadınların yaşadığı zorlukları görünür kılmak için bir çağrı niteliği taşıyor.Dijital dünyada yalnızlık ve şiddetle sınanan kadınların hikayeleri, toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinin ne kadar kritik olduğunu gözler önüne seriyor. Bugün, bu sorunları konuşmak ve çözüm yolları aramak her zamankinden daha önemli. Kadınların dijital alanlardaki özgürlüklerini korumak, yalnızca kadınların değil, tüm toplumun menfaatine olacaktır.
Kaynak: Milliyet