Iğdır’da Hava Kirliliği Alarmı: PM10 Değeri Rekor Kırıyor!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Doğu Anadolu Bölgesi’nin gözde şehirlerinden biri olan Iğdır, kış aylarında artan hava kirliliği ile karşı karşıya. Yüksek dağlar arasında sıkışmış olan bu bölge, rüzgar sirkülasyonunun olmaması sebebiyle kirli havayı adeta hapsetmiş durumda. Iğdır Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nden Doç. Dr. Aysun Altıkat, bu kritik durumu “Kentin kanayan yarası” olarak tanımlıyor.

Sıfırın Altındaki Hava Kalitesi

Geçtiğimiz yıl kasım ayında PM10 değerleri 168 ppm olarak ölçülürken, bu yıl bu rakam alarm verici bir seviyeye, 350 ppm’e ulaştı. PM2.5 değerinin ise geçen yıl 105 ppm olduğu bilinirken, bu yıl 172 ppm’e tırmanarak sağlığımızı tehdit eden bir noktaya geldi. Dünya Sağlık Örgütü, sağlıklı hava için PM10’da 15 ppm, PM2.5’te ise sadece 5 ppm sınırını öneriyor. Bu rakamlar, Iğdır’ın hava kalitesinin ne denli tehlikeli bir hal aldığını gözler önüne seriyor.

Sağlık ve Çevre Üzerindeki Etkiler

Uzmanlar, artan hava kirliliğinin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini vurguluyor. Özellikle çocuklar, yaşlılar ve solunum sorunları olan bireyler için bu seviyeler oldukça tehlikeli. Hava kirliliği, solunum yolu hastalıkları, kalp rahatsızlıkları ve diğer sağlık sorunlarını tetikleyebilir. Doç. Dr. Altıkat, “Her geçen yıl kirliliğin artması, gelecekte daha fazla sağlık sorunu ile karşılaşmamıza neden olacak,” diyor.

Çözüm Yolları ve Gelecek Beklentileri

Hava kirliliği ile mücadele etmek için acilen önlemler alınması gerektiğine dikkat çeken uzman, kaliteli yakıt kullanımının artırılması ve yeşil enerji kaynaklarına yönelmenin önemine vurgu yapıyor. Iğdır halkının sağlığını korumak adına, yerel yönetimlerin bu konuda adım atması şart.

Iğdır’da yaşanan bu hava kirliliği sorunu, sadece yerel değil, ulusal bir sorun olarak ele alınmalı. Hava kalitesinin yükseltilmesi için yapılacak çalışmalar, tüm bölge halkının sağlığını koruyacak ve yaşam kalitesini artıracaktır. Iğdır, bu kritik dönemde gereken önlemleri almazsa, hava kirliliği sorunuyla baş etmek zorunda kalmaya devam edecek.

Kaynak: Milliyet